YILDIRIM KONUŞMAKTA UZMAN OLDULAR AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Türkiye
MAHÇUP OLDULAR
20 yıllık müddette epey hoş işlere imza atıldığını belirten Yıldırım, şunları söylemiş olduŞu kent hastanelerine laf edenler, rant sağladınız diyenlerin bugünlerde sesi çıkıyor mu Çıkmıyor, zira mahcup oldular. O kent hastaneleri pandemide hayat kurtarıyor. Bu vizyondur bu ileri görüşlülüktür. Şayet bu kent hastanelerini yapmamış olsaydık, hazırlıksız yakalansaydık ne olurdu halimize Yalnızca kendi vatandaşlarımıza değil gereksinimi olan dünyanın hayli çeşitli taraflarındaki 156 ülkeye de yardım elini uzatan bir Türkiye var. İşte Türkiye bu biçimde bir büyük ülke. En varlıklı, teknolojisi gelişmiş ülkeler bu korona salgını ötürüsıyla sınıfta kaldılar, perişan oldular, hastalarına sahip çıkamadılar lakin Türkiye bu süreci alnının akıyla en az zayiatla başaran, yöneten bir ülke olmayı sağladı. Bunun niçini geçmişte gerek beşere, gerekse hastane fizikî altyapısına yapılan yatırımdır. Ulaşımda bir daha emsal şeyler yaptık. Yolları böldük hayatları birleştirdik, yolları böldük milleti birleştirdik yolları böldük ülkeyi birleştirdik. Doğudan batıya, kuzeyden güneye uzakları yakınlaştırdık. Lakin bir şeyi hayli önemsedik; dedik ki yolları böleriz Türkiye’yi böldürtmeyiz. Başından beri söylemiş olduk. Terörle çabada destanlar yazdık.
‘BAŞBAKAN OLACAĞIM’ DİYENLER VAR
Son günlerde yaşanan sistem tartışmasıyla ilgili de değerlendirmede bulunan Yıldırım, Bugünlerde sistem değişsin diyenler var, başbakan olacağım diyenler var, her tarafta lafın bini bir para. Bakın Cumhuriyet tarihinden bu tarafa kurulan hükümetlerin ömrü yalnızca 1,5 yıl. Bir buçuk yılda ne yapabilirsiniz soruyorum. 1,5 yılda hangi projeyi başlar bitirirsiniz. Talihe Deresine 50 tane köprü yapabilir misiniz. Bahta Deresini, Fırat’ı dize getirebilir misiniz 6 saatte şuradan bağırsan duyulacak Erzincan’a gidemiyordunuz, artık nasıl gidiyorsunuz, 1 saat 15 dakika, bilemedin 1,5 saat. İşte medeniyet bu. Havayolunu halkın yolu yapacağız dedik yaptık mı Sizin için internet sizin hayatınızın en büyük modülü, sizin adeta yol dostunuz. Bugün size hiç bir palavra sökmez, zira siz akıllı aygıtınızla telefonunuzla, saatinizle dünya avucunuzun ortasında herşeyin doğrusunu anında nazaranbiliyorsunuz. Toplumsal medyada kim palavra söylüyor, kim iftira ediyor, yalnızca Türkiye’de değil bütün dünyada. Şayet bu pandemide 445 bin kilometre fiber çizgimiz olmasaydı biz nasıl işe gitmeden, alış verişe gitmeden hayatımızı işlerimizi nasıl yapacaktık. Yapamayacaktık iflas edecektik. Ancak ömrü durdurmadık elektronik ticaretle e-Devlet marifetiyle ve görüntü konferanslar marifetiyle sistem tıkır tıkır işledi. Bu vizyondur, öngörüdür, uzak görüşlülüktür? diye konuştu.
LAFLA PEYNİR GEMİSİ YÜRÜMÜYOR
Türkiye’de solun hizmet ve icraat yapma kabiliyeti olmadığını söyleyen Yıldırım, Bunu niçin söylüyorum zira onlar hiç millet dayanağıyla iktidar olamayınca nasıl hizmet yapacaksın. Ancak onların hakkını yemeyelim, onların da uzmanlaştığı bir husus var; konuşmak. İktidara gelemedikleri için konuşa konuşa konuşa, konuşmakta uzman oldular. Onların bu hakkını teslim etmek gerekir. Lafla peynir gemisi yürümüyor biz ne deriz az laf epey iş. Bir arpa uzunluğu konuşacağız, dağlar kadar hizmet yapacağız. Yaptık mı, bundan daha sonra da AK Parti yapar. Bu iş deneyim ister, deneyimiyle, heyecanı, gençliğin gücünü birleştirerek evelallah 2023 amaçlarımıza kararlı bir biçimde yürüyeceğiz? dedi.
’20 YILIN ÖZETİ İNANÇ VE İSTİKRAR’
İnanç ve istikrar iki tane sihirli söz. 20 yılın özeti bu? diyen Yıldırım, şöyleki devam ettiEğer itimat istikrar olmasaydı biz ne okullar ne hastaneler ne sanayi tesisleri ne de bu kadar istihdam, bunların hiç birini yapamazdık. Şu 1,5 sene yalnızca Türkiye’nin değil dünyanın istikrarını alt üst etti. Zira yarım gramlık bir mikrop dünyayı dize getirdi. hiç bir teknoloji gelişmişlik bir zenginlik işe yaramadı. Bakın bir kriz olur, afet olur, sarsıntı olur, Allah göstermesin yangın, sel olur bunları yaşayan milletiz. Bunları yönetirsiniz, üstesinden gelirsiniz lakin meçhullüğü yönetemezsiniz. Belirsizlik yönetilemeyen bir şeydir. Bugün yaşadıklarımızın niçini belirsizliktir. Kimse plan yapamıyor 3 ay daha sonra 6 ay daha sonra ne olacak, 1 sene daha sonra ne olacak hiç kimse önnazaranmiyor. Önbakılırsamezseniz bekliyorsunuz, bekleyince üretim olmuyor, bekleyince hizmet yavaşlıyor, ticaret yavaşlıyor, istihdam azalıyor. ötürüsıyla bu kaideler altında dünyanın her tarafında sorun var. Sorun eskisi kadar üretim yapılamıyor. Eskisi kadar üretim yapılamayınca fiyatlar, maliyetler yükseliyor. Bir malın alıcısı hayli, mal azsa değeri artar. Karşıtı mal fazlaca alıcısı az bu biçimde malın bedeli düşer. kimi vakit patates değerli, kimi vakit ucuz olur. kimi vakit soğan değerli, kimi vakit ucuz oluyor. Bu ne oluyor, işte bu arz taleple ilgili bir şey. Pandemi dediğimiz salgın arz talep istikrarını alt üst etti. Bu süreksiz bir şey bu biçimde kalmayacak. Dünyada ihracatını artıran az ülkelerden biri biziz. Dünyanın yüzde 3,5 küçüldüğü yerde biz 1,8 büyümeyle kapattık geçen seneyi, kendimize haksızlık etmeyelim. Yani üçünden kötüysek 23’ünden güzeliz bu biçimde bakılırsalim. Bu bizim için kâfi değil, bize yakışan daima düzgün olmak? diye konuştu.
MAHÇUP OLDULAR
20 yıllık müddette epey hoş işlere imza atıldığını belirten Yıldırım, şunları söylemiş olduŞu kent hastanelerine laf edenler, rant sağladınız diyenlerin bugünlerde sesi çıkıyor mu Çıkmıyor, zira mahcup oldular. O kent hastaneleri pandemide hayat kurtarıyor. Bu vizyondur bu ileri görüşlülüktür. Şayet bu kent hastanelerini yapmamış olsaydık, hazırlıksız yakalansaydık ne olurdu halimize Yalnızca kendi vatandaşlarımıza değil gereksinimi olan dünyanın hayli çeşitli taraflarındaki 156 ülkeye de yardım elini uzatan bir Türkiye var. İşte Türkiye bu biçimde bir büyük ülke. En varlıklı, teknolojisi gelişmiş ülkeler bu korona salgını ötürüsıyla sınıfta kaldılar, perişan oldular, hastalarına sahip çıkamadılar lakin Türkiye bu süreci alnının akıyla en az zayiatla başaran, yöneten bir ülke olmayı sağladı. Bunun niçini geçmişte gerek beşere, gerekse hastane fizikî altyapısına yapılan yatırımdır. Ulaşımda bir daha emsal şeyler yaptık. Yolları böldük hayatları birleştirdik, yolları böldük milleti birleştirdik yolları böldük ülkeyi birleştirdik. Doğudan batıya, kuzeyden güneye uzakları yakınlaştırdık. Lakin bir şeyi hayli önemsedik; dedik ki yolları böleriz Türkiye’yi böldürtmeyiz. Başından beri söylemiş olduk. Terörle çabada destanlar yazdık.
‘BAŞBAKAN OLACAĞIM’ DİYENLER VAR
Son günlerde yaşanan sistem tartışmasıyla ilgili de değerlendirmede bulunan Yıldırım, Bugünlerde sistem değişsin diyenler var, başbakan olacağım diyenler var, her tarafta lafın bini bir para. Bakın Cumhuriyet tarihinden bu tarafa kurulan hükümetlerin ömrü yalnızca 1,5 yıl. Bir buçuk yılda ne yapabilirsiniz soruyorum. 1,5 yılda hangi projeyi başlar bitirirsiniz. Talihe Deresine 50 tane köprü yapabilir misiniz. Bahta Deresini, Fırat’ı dize getirebilir misiniz 6 saatte şuradan bağırsan duyulacak Erzincan’a gidemiyordunuz, artık nasıl gidiyorsunuz, 1 saat 15 dakika, bilemedin 1,5 saat. İşte medeniyet bu. Havayolunu halkın yolu yapacağız dedik yaptık mı Sizin için internet sizin hayatınızın en büyük modülü, sizin adeta yol dostunuz. Bugün size hiç bir palavra sökmez, zira siz akıllı aygıtınızla telefonunuzla, saatinizle dünya avucunuzun ortasında herşeyin doğrusunu anında nazaranbiliyorsunuz. Toplumsal medyada kim palavra söylüyor, kim iftira ediyor, yalnızca Türkiye’de değil bütün dünyada. Şayet bu pandemide 445 bin kilometre fiber çizgimiz olmasaydı biz nasıl işe gitmeden, alış verişe gitmeden hayatımızı işlerimizi nasıl yapacaktık. Yapamayacaktık iflas edecektik. Ancak ömrü durdurmadık elektronik ticaretle e-Devlet marifetiyle ve görüntü konferanslar marifetiyle sistem tıkır tıkır işledi. Bu vizyondur, öngörüdür, uzak görüşlülüktür? diye konuştu.
LAFLA PEYNİR GEMİSİ YÜRÜMÜYOR
Türkiye’de solun hizmet ve icraat yapma kabiliyeti olmadığını söyleyen Yıldırım, Bunu niçin söylüyorum zira onlar hiç millet dayanağıyla iktidar olamayınca nasıl hizmet yapacaksın. Ancak onların hakkını yemeyelim, onların da uzmanlaştığı bir husus var; konuşmak. İktidara gelemedikleri için konuşa konuşa konuşa, konuşmakta uzman oldular. Onların bu hakkını teslim etmek gerekir. Lafla peynir gemisi yürümüyor biz ne deriz az laf epey iş. Bir arpa uzunluğu konuşacağız, dağlar kadar hizmet yapacağız. Yaptık mı, bundan daha sonra da AK Parti yapar. Bu iş deneyim ister, deneyimiyle, heyecanı, gençliğin gücünü birleştirerek evelallah 2023 amaçlarımıza kararlı bir biçimde yürüyeceğiz? dedi.
’20 YILIN ÖZETİ İNANÇ VE İSTİKRAR’
İnanç ve istikrar iki tane sihirli söz. 20 yılın özeti bu? diyen Yıldırım, şöyleki devam ettiEğer itimat istikrar olmasaydı biz ne okullar ne hastaneler ne sanayi tesisleri ne de bu kadar istihdam, bunların hiç birini yapamazdık. Şu 1,5 sene yalnızca Türkiye’nin değil dünyanın istikrarını alt üst etti. Zira yarım gramlık bir mikrop dünyayı dize getirdi. hiç bir teknoloji gelişmişlik bir zenginlik işe yaramadı. Bakın bir kriz olur, afet olur, sarsıntı olur, Allah göstermesin yangın, sel olur bunları yaşayan milletiz. Bunları yönetirsiniz, üstesinden gelirsiniz lakin meçhullüğü yönetemezsiniz. Belirsizlik yönetilemeyen bir şeydir. Bugün yaşadıklarımızın niçini belirsizliktir. Kimse plan yapamıyor 3 ay daha sonra 6 ay daha sonra ne olacak, 1 sene daha sonra ne olacak hiç kimse önnazaranmiyor. Önbakılırsamezseniz bekliyorsunuz, bekleyince üretim olmuyor, bekleyince hizmet yavaşlıyor, ticaret yavaşlıyor, istihdam azalıyor. ötürüsıyla bu kaideler altında dünyanın her tarafında sorun var. Sorun eskisi kadar üretim yapılamıyor. Eskisi kadar üretim yapılamayınca fiyatlar, maliyetler yükseliyor. Bir malın alıcısı hayli, mal azsa değeri artar. Karşıtı mal fazlaca alıcısı az bu biçimde malın bedeli düşer. kimi vakit patates değerli, kimi vakit ucuz olur. kimi vakit soğan değerli, kimi vakit ucuz oluyor. Bu ne oluyor, işte bu arz taleple ilgili bir şey. Pandemi dediğimiz salgın arz talep istikrarını alt üst etti. Bu süreksiz bir şey bu biçimde kalmayacak. Dünyada ihracatını artıran az ülkelerden biri biziz. Dünyanın yüzde 3,5 küçüldüğü yerde biz 1,8 büyümeyle kapattık geçen seneyi, kendimize haksızlık etmeyelim. Yani üçünden kötüysek 23’ünden güzeliz bu biçimde bakılırsalim. Bu bizim için kâfi değil, bize yakışan daima düzgün olmak? diye konuştu.