BooM
New member
Geçtiğimiz yıl peş peşe üç gün üç dünya rekoru kırarak ismini tarihe yazdıran ulusal özgür dalışçı Fatma Uruk, Twitter’dan yaptığı paylaşımla Ulusal Ekip kampında ruhsal şiddete ve federasyon tarafınca ayrımcılığa maruz kaldığını duyurdu.
Daha evvel de emsal şeyler yaşadığı için kampa gelmemeyi talep ettiğini fakat bunun kabul edilmediğini aktaran Uruk, ayrılmasına da müsaade verilmediğini söylemiş oldu. Uruk, “Üzüntüden ne yazacağımı bile bilmiyorum. Fiziken de ruhsal olarak da çökmüş durumdayım” dedi.
Fatma Uruk çabucak sonrasında yaptığı paylaşımda Türkiye Su Sporları Federasyonu Lideri Prof. Dr. Şahin Özen’in kendisi hakkında, “Önünde bira olan fotoğrafı kulübüne gönderin, daha sonra basına servis edin. nazaranlim bakalım ne olacak” biçiminde tehditte bulunduğunu da tez etti.
İşte Uruk’un paylaşımları;
“Milli kadro kampımda, ruhsal şiddet ve federasyon tarafınca ayrımcılığa maruz kalmaktayım. Bu olayları daha evvel yaşadığım için kampa gelmeme talebimi daha evvel kendilerine iletmiştim ancak kabul edilmedi. Artık de buradan ayrılmama müsaade verilmiyor.
Yaşadığım cendere bu tweetle kayda geçsin. Kederden ne yazacağımı bile bilmiyorum. Fiziken de ruhsal olarak da çökmüş durumdayım. Hakkımı kanıtlayabildiğim ölçüde arayacağım.
Bana Meksika’da kalmaktan korkmadın mı, nasıl dayandın diye soruyordunuz, hakikat karşılığı artık vereyim. O şartlar bile burada yaşadıklarımdan güzeldi ve devam etmek için diğer bahtım yoktu. Ve ben bir daha yoluma devam edeceğim hiç merak etmeyin. Evet bu tweeti utanarak atıyorum ancak atıyorum.”
Türkiye Su Sporları Federasyonu Lideri Prof. Dr. Şahin İhtimam, dünya rekortmeni özgür dalışçı Fatma Uruk’un toplumsal medya hesabından ortaya attığı savlara Sözcü aracılığıyla yanıt verdi.
‘MİLLİ KADRO FORMASINI BİLE HALA ALMAMIŞ’
Antalya’daki kampa dün akşam katıldığını belirten Lider Şahin İtina, 1 haftadır kampta bir huzursuzluk olduğunu, ulusal sportmen Fatma Uruk’un şikayetleri olduğunu ve başka atletlerle bir ortaya gelmediğini belirtti. Hem ekiple birebir vakitte kendisiyle bir toplantı yapmak istediğini fakat talebinin reddedildiğini söyleyen lider İtina şu tabirleri kullandı;
”Ben dün akşamdan beri kendisiyle görüşmek için hem haber gönderdim birebir vakitte telefonla şahsen aradım. Telefonlarıma mutlaka yanıt vermiyor ve bir ortaya gelmek istemediğini iletmiş. Bu şampiyonaya 1 gün kala Ulusal Takım’a yapılan bir suikasttir. Bunun planlı bir tertip olduğunu düşünüyorum. Kendisinin Ulusal Takım’dan ayrılmak istemesiyle alakalı bize ilettiği bir dilekçesi falan da yok. Ulusal Kadro formasını bile hala almamış. Antrenörün odasında duruyor forma.”
‘ALKOL FOTOĞRAFINI aslına bakarsanız KENDİSİ PAYLAŞMIŞ’
”Biz burada bir beraberlik sağlamaya çalışıyoruz fakat kendisi Ulusal Takım’la birebir yemekte bile bir ortaya gelmekten kaçınıyor. Attığı tweetlerde bahsetmiş olduğu ”Alkol fotoğraflarını basına servis edin” söylemi büsbütün uydurma. bu biçimde bir talimat ya da yönlendirmede bulunmadım. Kendisi Ulusal Takım’ın kampının olduğu otelin haricinde bir yerde yemek yemiş ve alkol almış. Bunu da kendi toplumsal medya hesabından paylaşmış aslına bakarsanız. Ulusal Ekip kampında olan bir atletin bu harekette bulunması sizce gerçek mu? Ben burada yaşanan huzursuzluk ve meselelerle ilgili kulübüne bir rapor yazılmasını istedim. Rapora toplumsal medyada paylaştığı o fotoğrafın da koyulmasını istedim yalnızca. Hepsi bu kadar.”
‘KENDİSİ ULUSAL EKİP ATLETİ ÜZERE DAVRANMIYOR’
”Diğer sportmenlerin hepsini arayarak tek tek sorabilirsiniz. Hiç kimsenin şahsi yaşantısına ya da haklarına karışma üzere bir durumum olamaz. Ben yalnızca Ulusal Ekip kampından sorumluyum ve burada olan atletlerin davranışlarına hakim olmak durumundayım. Şampiyona sürerken ortaya atılan temelsiz argümanlar atletlerimizin milletlerarası muvaffakiyetinin önündeki en büyük manilerden biri olacaktır. Ulusal Grup’taki antrenörlerimiz ve atletlerimizin hepsi büyük bir özveri ve heyecanla şampiyona sonunda İstiklal Marşı’mızın okunması için çabalamaktadır. Fatma Uruk kamptan ayrılmayı resmi olarak bildirirse olağan olarak gidebilir. Burada kimseyi zorla tutacak halimiz yok. Kendisi Ulusal Grup atleti üzere davranmıyor. Toplumsal medyada yaptığı paylaşımlar da büsbütün bizi karalamaya yöneliktir.”
Daha evvel de emsal şeyler yaşadığı için kampa gelmemeyi talep ettiğini fakat bunun kabul edilmediğini aktaran Uruk, ayrılmasına da müsaade verilmediğini söylemiş oldu. Uruk, “Üzüntüden ne yazacağımı bile bilmiyorum. Fiziken de ruhsal olarak da çökmüş durumdayım” dedi.
Fatma Uruk çabucak sonrasında yaptığı paylaşımda Türkiye Su Sporları Federasyonu Lideri Prof. Dr. Şahin Özen’in kendisi hakkında, “Önünde bira olan fotoğrafı kulübüne gönderin, daha sonra basına servis edin. nazaranlim bakalım ne olacak” biçiminde tehditte bulunduğunu da tez etti.
İşte Uruk’un paylaşımları;
“Milli kadro kampımda, ruhsal şiddet ve federasyon tarafınca ayrımcılığa maruz kalmaktayım. Bu olayları daha evvel yaşadığım için kampa gelmeme talebimi daha evvel kendilerine iletmiştim ancak kabul edilmedi. Artık de buradan ayrılmama müsaade verilmiyor.
Yaşadığım cendere bu tweetle kayda geçsin. Kederden ne yazacağımı bile bilmiyorum. Fiziken de ruhsal olarak da çökmüş durumdayım. Hakkımı kanıtlayabildiğim ölçüde arayacağım.
Bana Meksika’da kalmaktan korkmadın mı, nasıl dayandın diye soruyordunuz, hakikat karşılığı artık vereyim. O şartlar bile burada yaşadıklarımdan güzeldi ve devam etmek için diğer bahtım yoktu. Ve ben bir daha yoluma devam edeceğim hiç merak etmeyin. Evet bu tweeti utanarak atıyorum ancak atıyorum.”
Türkiye Su Sporları Federasyonu Lideri Prof. Dr. Şahin İhtimam, dünya rekortmeni özgür dalışçı Fatma Uruk’un toplumsal medya hesabından ortaya attığı savlara Sözcü aracılığıyla yanıt verdi.
‘MİLLİ KADRO FORMASINI BİLE HALA ALMAMIŞ’
Antalya’daki kampa dün akşam katıldığını belirten Lider Şahin İtina, 1 haftadır kampta bir huzursuzluk olduğunu, ulusal sportmen Fatma Uruk’un şikayetleri olduğunu ve başka atletlerle bir ortaya gelmediğini belirtti. Hem ekiple birebir vakitte kendisiyle bir toplantı yapmak istediğini fakat talebinin reddedildiğini söyleyen lider İtina şu tabirleri kullandı;
”Ben dün akşamdan beri kendisiyle görüşmek için hem haber gönderdim birebir vakitte telefonla şahsen aradım. Telefonlarıma mutlaka yanıt vermiyor ve bir ortaya gelmek istemediğini iletmiş. Bu şampiyonaya 1 gün kala Ulusal Takım’a yapılan bir suikasttir. Bunun planlı bir tertip olduğunu düşünüyorum. Kendisinin Ulusal Takım’dan ayrılmak istemesiyle alakalı bize ilettiği bir dilekçesi falan da yok. Ulusal Kadro formasını bile hala almamış. Antrenörün odasında duruyor forma.”
‘ALKOL FOTOĞRAFINI aslına bakarsanız KENDİSİ PAYLAŞMIŞ’
”Biz burada bir beraberlik sağlamaya çalışıyoruz fakat kendisi Ulusal Takım’la birebir yemekte bile bir ortaya gelmekten kaçınıyor. Attığı tweetlerde bahsetmiş olduğu ”Alkol fotoğraflarını basına servis edin” söylemi büsbütün uydurma. bu biçimde bir talimat ya da yönlendirmede bulunmadım. Kendisi Ulusal Takım’ın kampının olduğu otelin haricinde bir yerde yemek yemiş ve alkol almış. Bunu da kendi toplumsal medya hesabından paylaşmış aslına bakarsanız. Ulusal Ekip kampında olan bir atletin bu harekette bulunması sizce gerçek mu? Ben burada yaşanan huzursuzluk ve meselelerle ilgili kulübüne bir rapor yazılmasını istedim. Rapora toplumsal medyada paylaştığı o fotoğrafın da koyulmasını istedim yalnızca. Hepsi bu kadar.”
‘KENDİSİ ULUSAL EKİP ATLETİ ÜZERE DAVRANMIYOR’
”Diğer sportmenlerin hepsini arayarak tek tek sorabilirsiniz. Hiç kimsenin şahsi yaşantısına ya da haklarına karışma üzere bir durumum olamaz. Ben yalnızca Ulusal Ekip kampından sorumluyum ve burada olan atletlerin davranışlarına hakim olmak durumundayım. Şampiyona sürerken ortaya atılan temelsiz argümanlar atletlerimizin milletlerarası muvaffakiyetinin önündeki en büyük manilerden biri olacaktır. Ulusal Grup’taki antrenörlerimiz ve atletlerimizin hepsi büyük bir özveri ve heyecanla şampiyona sonunda İstiklal Marşı’mızın okunması için çabalamaktadır. Fatma Uruk kamptan ayrılmayı resmi olarak bildirirse olağan olarak gidebilir. Burada kimseyi zorla tutacak halimiz yok. Kendisi Ulusal Grup atleti üzere davranmıyor. Toplumsal medyada yaptığı paylaşımlar da büsbütün bizi karalamaya yöneliktir.”