Cumhurbaşkanı Erdoğan ekonomistlerle buluştu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ekonomi siyasetinde tarihi bir değişim başlattık. Yüksek faizle enflasyonu denetim altında tutma anlayışını terk ettik. deklare ettiğımız paketle kurun üstündeki köpüğün neredeyse bir günde ortadan kalktığını gördük. Kur yükselirken artan fiyatlar, inerken de tıpkı süratle gerilemeli” dedi. Muhalefeti de IMF üzerinden eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz IMF ile bağlarımızı kopardıktan daha sonra ana muhalefet, yavru muhalefet birlikte banka ya da otellerin art kapılarında kendilerine göre kulislerini yürüttüler” dedi.
“ANA MUHALEFET VE YANINDAKİLER OTELLERİN ART KAPILARINDA IMF İLE KULİS YAPTILAR”
bakılırsave geldiklerinde IMF’e olan borcun 23.5 milyar dolar olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz bu IMF’e olan borcumuzu bir daha Mayıs 2013’te son taksiti ödeyerek IMF ile olan işimizi bitirdik. Şu anda IMF’e borcumuz olmadığı üzere IMF’le rastgele bir kontağımız da yok. Ana muhalefet ve yanındaki birileriyle otellerin art kapılarında malum birtakım çalışmaları IMF ile yaptılar. Ana muhalefetin sözcüsü eski hazineci midir nedir, o da kulislerin içerisinde şahsen bulundu. Bunlar bize de vakit zaman IMF’i tavsiye edenlerdir. Bize IMF’i tavsiye edenler, biz IMF ile bağlarımızı kopardıktan daha sonra kendileri IMF ile ana muhalefet, yavru muhalefet birlikte banka ya da otellerin art kapılarında, kulislerinde kendilerine nazaran kulislerini yürüttüler” diye konuştu.
“MERKEZ BANKASI’NIN REZERVİ ŞU AN 115 MİLYAR DOLARIN ÜZERİNDE”
Başbakanlığı devrinde Merkez Bankası rezervlerinin Nisan 2013’te 135 milyar dolar olduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “daha sonra bir iniş yaşandı. En düşük nokta ise Eylül 2020’de 83 milyar dolardı. daha sonrasında toparlanma periyoduna geçtik. Bu toparlanma ile birlikte de geldiğimiz nokta 115 milyar doların üzerindeyiz. Bu epey daha düzgün bir pozisyona gelecek” dedi.
“AMACIMIZ ÜLKEMİZİ DÜNYANIN EN BÜYÜK 10 İKTİSADI ORTASINA SOKMAK”
“EKONOMİ SİYASETİNDE TARİHİ BİR DEĞİŞİM BAŞLATTIK”
“Uzakdoğu ile Avrupa içindeki en kıymetli üretim lojistik insan gücü olduğumuz gerçeğini yalnızca biz değil herkes biliyor” diyen Erdoğan, “Bu maksatla iktisat siyasetinde tarihi bir değişim başlattık. Bu değişim yeni de başlamamıştır. Uzunca bir müddetdir devam etmektedir. Öncelikle klasik iktisat anlayışının yüksek faizle enflasyonu denetim altında tutma anlayışını bir kenara bıraktık. Bunun yerine yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla ülkeyi büyütme temelli bir iktisat siyasetine yöneldik. bu biçimdesine büyük bir değişim kolay olmuyor. Her şeydilk evvel bu tercihin birlikteinde getirdiği bir hayli risk, bir hayli soru işareti var. Türkiye’yi öbür türlü dize getiremeyeceklerini anlayanlar tüm güçlerini iktisat alanına yöneltmiştir. İçimizde de maalesef bu kirli senaryoya figüranlık yapmaya istekli epey bir siyasetçi akademisyen, medya mensubu çıkmıştır. Fakat önümüzdeki fırsatlar öylesine büyük ve tarihi ki bu risklerin hepsini de göze almaya değdiğine inanıyoruz. Hakikaten döviz kurundaki olağandışı dalgalanma bu risklerden biri olarak kapımıza dayanmıştır. Uzunca bir süre bu dalgalanmayı faizleri artırarak durdurma baskılarına maruz kaldığımızı hepimiz biliyoruz. Hatta kendi arkadaşlarımız içinde da birebir istikamette değerlendirmeler yapanlar olduğunu da itiraf etmek isterim. Biz tüm telkinlere, hatta son vakit içindera baş gösteren tehditlere aldırış etmeden kendi programımızı uygulamakta ısrar ettik. Önlem paketini açıklamamızla birlikte kurun üstündeki köpüğün bir günde ortadan kalktığını gördük. Bu sonucun ortaya çıkmasında paketin içeriği kadar iktisat siyasetimizin başarısı ve kararlılığımızı göstermemiz de fazlaca tesirli olmuştur. Estirilmeye çalışılan fırtınaların, karabulutların bilakis ekonomimizin istihdam ve üretim tarafında işler harika denecek düzeyde yeterli gitmektedir. Bütçe tarafında da hiç bir problemimiz mevcut değildir. En epey tedirginliğe niye açan finans sistemini oturttuğumuzda önümüzdeki yaz aylarında ekonomimizin farklı iklime girdiğine şahitlik edeceğiz” formunda konuştu.
“GÜNDE BİRKAÇ KEZ FİYAT DÜZENLEYENLERİN BİREBİR SÜRATLE İNDİRİMLERİNİ BEKLİYORUZ”
Fahiş fiyatlara ait değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Döviz fiyatlarındaki yükselişi mazeret ederek maliyetlerindeki gerçek değişimle orantısız fahiş fiyat artışı yapanlar oldu. Günde birkaç sefer fiyat düzenleyenlerin, etiket düzenleyenlerin millet ismine takipçisi olacağımızı, ilgili bakan arkadaşlarımızla üzerlerine gideceğimizi hatırlatmak istiyorum. Bu milleti sömürmeye kimsenin hakkı yok. Dolardaki artış sırasında meblağları hangi süratle ve hangi oranla yükseltiyorlarsa artık de geri indirmelerini bekliyoruz. İndirime ufak yolla başlayan firmalarımız var lakin bunlardan da yükselişteki sürate ulaşmalarını istiyoruz. Konut ve 2. el piyasalarındaki fiyatlar da buna dahildir. Şayet gerçekleşmezse bakanlıklarımız üzerlerine gideceklerdir. Bu makamda bulunmamızın gereği budur. Milletimiz bu makama boşu boşuna getirmedi. Benim haklarıma sahip çıkacaksın diye getirdi. Biz de onların haklarını korumak zorundayız. Ülkemizi yüksek faiz ve hormonlu kur artışı cenderesinden çıkardığımız üzere yüksek fiyat artışı bataklığından da uzak tutmakta kararlıyız” dedi.
“ÇÖZÜM TEKLİFLERİ YOL GÖSTERİCİ OLACAKTIR”
Ekonomist ve akademisyenlerden durum tespitinden hayli tahlil tekliflerinde bulunmalarını istediklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gerektiğinde arkadaşlarımıza da kelam vererek tüm sorularınızı açık yüreklilikle cevaplayacağız. Sizlerden tek isteğim durum tespitinden çok tahlil tekliflerinizi almak. Bu tahlil tekliflerini bizlere açık yüreklilikle söylerseniz, bu bize bununla birlikte yol gösterici olacaktır. Türkiye iktisadı konusundaki değerlendirmelerinizi, bilhassa de palavra yanlış malum bilgiler geliyor, bunlar değil burada konuşulanlar üzerinden yapalım. Şayet bunu yaparsak bu bizim için yol gösterici olur ve bu yol gösterici tavsiyelerinizle bir arada de bizler bu başlatmış olduğumız bilhassa kur endeksli TL konusunda fazlaca daha hızla yol almış oluruz ve halkımızı, vatandaşımızı kimseye de ezdirmeyiz. Artık kelamı sizlere bırakıyorum” tabirlerini kullandı.
(Yunus Emre Şeker/İHA)
İhlas Haber Ajansı – Son Dakika Haberleri
“ANA MUHALEFET VE YANINDAKİLER OTELLERİN ART KAPILARINDA IMF İLE KULİS YAPTILAR”
bakılırsave geldiklerinde IMF’e olan borcun 23.5 milyar dolar olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz bu IMF’e olan borcumuzu bir daha Mayıs 2013’te son taksiti ödeyerek IMF ile olan işimizi bitirdik. Şu anda IMF’e borcumuz olmadığı üzere IMF’le rastgele bir kontağımız da yok. Ana muhalefet ve yanındaki birileriyle otellerin art kapılarında malum birtakım çalışmaları IMF ile yaptılar. Ana muhalefetin sözcüsü eski hazineci midir nedir, o da kulislerin içerisinde şahsen bulundu. Bunlar bize de vakit zaman IMF’i tavsiye edenlerdir. Bize IMF’i tavsiye edenler, biz IMF ile bağlarımızı kopardıktan daha sonra kendileri IMF ile ana muhalefet, yavru muhalefet birlikte banka ya da otellerin art kapılarında, kulislerinde kendilerine nazaran kulislerini yürüttüler” diye konuştu.
“MERKEZ BANKASI’NIN REZERVİ ŞU AN 115 MİLYAR DOLARIN ÜZERİNDE”
Başbakanlığı devrinde Merkez Bankası rezervlerinin Nisan 2013’te 135 milyar dolar olduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “daha sonra bir iniş yaşandı. En düşük nokta ise Eylül 2020’de 83 milyar dolardı. daha sonrasında toparlanma periyoduna geçtik. Bu toparlanma ile birlikte de geldiğimiz nokta 115 milyar doların üzerindeyiz. Bu epey daha düzgün bir pozisyona gelecek” dedi.
“AMACIMIZ ÜLKEMİZİ DÜNYANIN EN BÜYÜK 10 İKTİSADI ORTASINA SOKMAK”
“EKONOMİ SİYASETİNDE TARİHİ BİR DEĞİŞİM BAŞLATTIK”
“Uzakdoğu ile Avrupa içindeki en kıymetli üretim lojistik insan gücü olduğumuz gerçeğini yalnızca biz değil herkes biliyor” diyen Erdoğan, “Bu maksatla iktisat siyasetinde tarihi bir değişim başlattık. Bu değişim yeni de başlamamıştır. Uzunca bir müddetdir devam etmektedir. Öncelikle klasik iktisat anlayışının yüksek faizle enflasyonu denetim altında tutma anlayışını bir kenara bıraktık. Bunun yerine yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla ülkeyi büyütme temelli bir iktisat siyasetine yöneldik. bu biçimdesine büyük bir değişim kolay olmuyor. Her şeydilk evvel bu tercihin birlikteinde getirdiği bir hayli risk, bir hayli soru işareti var. Türkiye’yi öbür türlü dize getiremeyeceklerini anlayanlar tüm güçlerini iktisat alanına yöneltmiştir. İçimizde de maalesef bu kirli senaryoya figüranlık yapmaya istekli epey bir siyasetçi akademisyen, medya mensubu çıkmıştır. Fakat önümüzdeki fırsatlar öylesine büyük ve tarihi ki bu risklerin hepsini de göze almaya değdiğine inanıyoruz. Hakikaten döviz kurundaki olağandışı dalgalanma bu risklerden biri olarak kapımıza dayanmıştır. Uzunca bir süre bu dalgalanmayı faizleri artırarak durdurma baskılarına maruz kaldığımızı hepimiz biliyoruz. Hatta kendi arkadaşlarımız içinde da birebir istikamette değerlendirmeler yapanlar olduğunu da itiraf etmek isterim. Biz tüm telkinlere, hatta son vakit içindera baş gösteren tehditlere aldırış etmeden kendi programımızı uygulamakta ısrar ettik. Önlem paketini açıklamamızla birlikte kurun üstündeki köpüğün bir günde ortadan kalktığını gördük. Bu sonucun ortaya çıkmasında paketin içeriği kadar iktisat siyasetimizin başarısı ve kararlılığımızı göstermemiz de fazlaca tesirli olmuştur. Estirilmeye çalışılan fırtınaların, karabulutların bilakis ekonomimizin istihdam ve üretim tarafında işler harika denecek düzeyde yeterli gitmektedir. Bütçe tarafında da hiç bir problemimiz mevcut değildir. En epey tedirginliğe niye açan finans sistemini oturttuğumuzda önümüzdeki yaz aylarında ekonomimizin farklı iklime girdiğine şahitlik edeceğiz” formunda konuştu.
“GÜNDE BİRKAÇ KEZ FİYAT DÜZENLEYENLERİN BİREBİR SÜRATLE İNDİRİMLERİNİ BEKLİYORUZ”
Fahiş fiyatlara ait değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Döviz fiyatlarındaki yükselişi mazeret ederek maliyetlerindeki gerçek değişimle orantısız fahiş fiyat artışı yapanlar oldu. Günde birkaç sefer fiyat düzenleyenlerin, etiket düzenleyenlerin millet ismine takipçisi olacağımızı, ilgili bakan arkadaşlarımızla üzerlerine gideceğimizi hatırlatmak istiyorum. Bu milleti sömürmeye kimsenin hakkı yok. Dolardaki artış sırasında meblağları hangi süratle ve hangi oranla yükseltiyorlarsa artık de geri indirmelerini bekliyoruz. İndirime ufak yolla başlayan firmalarımız var lakin bunlardan da yükselişteki sürate ulaşmalarını istiyoruz. Konut ve 2. el piyasalarındaki fiyatlar da buna dahildir. Şayet gerçekleşmezse bakanlıklarımız üzerlerine gideceklerdir. Bu makamda bulunmamızın gereği budur. Milletimiz bu makama boşu boşuna getirmedi. Benim haklarıma sahip çıkacaksın diye getirdi. Biz de onların haklarını korumak zorundayız. Ülkemizi yüksek faiz ve hormonlu kur artışı cenderesinden çıkardığımız üzere yüksek fiyat artışı bataklığından da uzak tutmakta kararlıyız” dedi.
“ÇÖZÜM TEKLİFLERİ YOL GÖSTERİCİ OLACAKTIR”
Ekonomist ve akademisyenlerden durum tespitinden hayli tahlil tekliflerinde bulunmalarını istediklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gerektiğinde arkadaşlarımıza da kelam vererek tüm sorularınızı açık yüreklilikle cevaplayacağız. Sizlerden tek isteğim durum tespitinden çok tahlil tekliflerinizi almak. Bu tahlil tekliflerini bizlere açık yüreklilikle söylerseniz, bu bize bununla birlikte yol gösterici olacaktır. Türkiye iktisadı konusundaki değerlendirmelerinizi, bilhassa de palavra yanlış malum bilgiler geliyor, bunlar değil burada konuşulanlar üzerinden yapalım. Şayet bunu yaparsak bu bizim için yol gösterici olur ve bu yol gösterici tavsiyelerinizle bir arada de bizler bu başlatmış olduğumız bilhassa kur endeksli TL konusunda fazlaca daha hızla yol almış oluruz ve halkımızı, vatandaşımızı kimseye de ezdirmeyiz. Artık kelamı sizlere bırakıyorum” tabirlerini kullandı.
(Yunus Emre Şeker/İHA)
İhlas Haber Ajansı – Son Dakika Haberleri