AK Parti Küme Başkanvekili Turan’dan 15 Temmuz değerlendirmesi AK Parti Küme Başkanvekili Bülent Turan, “15 Temmuz, birileri için gurur günüyken, birileri için utanç günü olmaya devam edecek.” dedi.
Turan, AA muhabirine, TBMM’nin, Fetullahçı Terör Örgütü‘nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki darbe teşebbüsü sırasında darbeciler tarafınca uçakla bombalanan kısmı önünde, darbe teşebbüsünün 5’inci yılına ait değerlendirmelerde bulundu.
15 Temmuz 2016’nın, Cumhuriyet tarihinin en özel günlerinden olduğunu söyleyen Turan, ilerleyen senelerda dönüp geriye bakıldığında milletin, demokrasiye, egemenliğe sahip çıkması, kendi bedelleriyle yoluna yürümesi açısından en değerli virajın 15 Temmuz olduğunun görüleceğini belirtti.
Hain darbe teşebbüsüne karşı koyarken şehit düşen 251 vatandaşa Allah’tan rahmet, yaralanarak gazilik unvanı ile onurlanan 2 bin 734 bireye uzun ömür dileyen Turan, “Darbeciler, 15 Temmuz’da milletin bu bahisteki gelişmenini hesap edemediler. Eski devirlerde; 27 Mayıs, 12 Eylül, 28 Şubat ve 27 Nisan’da olduğu üzere, ‘Biz yaparız, yanımıza kar kalır’ anlayışıyla adım attılar. Lakin darbeye karşı milletin darbesini önnazaranmediler. Gelinen yerde millet, Adnan Menderes’te olduğu üzere kalplerinde yaşayan bir fotoğrafı tekrar görmek istemedi.” diye konuştu.
Eski Başbakanlardan Adnan Menderes’in, 27 Mayıs 1960 darbesinin akabinde idamının üzerinden 61 yıl geçmesine karşın milletin hafızasında hala acı ve sızı olarak durduğunu anlatan Turan, şunları kaydetti:
“Birfazlaca insan o darbe anında, gününde, Menderes’in idamını perde gerisinden izlediğini; o günkü sessizliğin nasıl bir bedel ödettiğini, milleti iktisatta, dünya siyasetinde nasıl geride bıraktığını daima acıyla hatırlar. Milletin, hafızasındaki Menderes üslubu acı dolu fotoğraflara tekrar müsaade verme imkanı yoktu. Bu yüzden millet, 15 Temmuz’da önderine güvenerek meydanlara çıktı. Millet üzere milletvekilleri de birebir biçimde Meclis’te nazaranvini aldı. Herkes sokakta, meydanda, Meclis’te vazifesinin başında durarak, bu büyük teşebbüsü engellemiş oldu.”
“Binlerce ‘tank adamımız’ var”
Çin’in başşehri Pekin’in Tiananmen Meydanı’ndan geçen bir tank alayı önünde duran, kimliği bilinmeyen bir adamı yansıtan ve “Tank Adam” olarak hafızalara kazınan fotoğrafa işaret eden Turan, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Tankın karşısında duran bu Çinli insanın değerli duruşu, demokrasi, darbe aksiliği denildiğinde hala akla gelen özel fotoğraflardan biri. Çin’de bir kişinin verdiği bu manzaranın, 15 Temmuz 2016’da Türkiye’de her vilayette, ilçede, meydanda gibisi yaklaşımlar oldu. Bizim binlerce ‘tank adamımız’, yani millet iradesine sahip çıkan insanımız var. Demokrasi tarihinde fazlaca az olan bu anıların en değerlisi 15 Temmuz’da bu topraklarda yazılmış oldu. Ben istiyorum ki 15 Temmuz’un anısı, bütün insanımızın önünde daima dursun. Üzüldüğümüz taraflar var; şehitlerimiz, gazilerimiz oldu. Lakin sevindiğimiz taraflar var; bu ülke üzerinde hesap yapmanın kolay olmadığını, bu ülkeye dışarıdan müdahalenin mümkün olmadığını, taşeronların asla taraf veremeyeceğini bir kere daha görmüş olduk. İsteriz ki devlet, nasıl 15 Temmuz’dan bugüne kadar mahkemeleri başta olmak üzere bütün kurumlarıyla uğraş etmişse, FETÖ’nün tüm kalıntılarını, devletin tüm kurumlarından temizlemek, toplumdan atmak için fazlaca büyük riskler alarak, bedeller ödeyerek adım atmışsa, her parti ve sivil toplum kuruluşu, kendi içerisinde olma ihtimali olan bütün bu yapıları uzaklaştırsın, yok etsin.”
Turan, FETÖ’nün 15 Temmuz darbe teşebbüsünden daha sonraki süreçte devletin uğraşına takviye olmayan partilerin, basının ve sivil toplum kuruluşlarının bulunduğunu lisana getirerek, bu dayanağı daima birlikte beklediklerini söylemiş oldu.
“15 Temmuz başarılı olsaydı biz bugün ‘bağımsız Türkiye’ diyebilecek miydik? Falanca ülkelere bağlı olmak zorunda kalmayacak mıydık? Libya, Doğu Akdeniz, Mavi Vatan diyebilecek miydik?” sorularını yönelten Turan, “15 Temmuz darbe teşebbüsü, AK Parti’ye karşı değil, bu milletin iradesine karşı yapıldı. Başarılı olsaydı, bedelini millet olarak ödeyecektik.” sözünü kullandı.
“Siz FETÖ’yü beslemekten nasıl utanmazsınız?”
FETÖ’nün darbe teşebbüsünden daha sonra ağır temizleme sürecinin başlatıldığını, darbe teşebbüsüne yönelik davaların büyük oranda sonuçlandığını anımsatan Turan, şu görüşleri paylaştı:
“O gün halkı bombalayan, halka silah sıkan, FETÖ’cülere dayanak olan kim var ise hayli ağır cezalar aldı. Bu, hayli değerli bir temizlenmeydi. Lakin biz biliyoruz ki FETÖ, bir darbe teşebbüsü olmaktan öteki, bir taşeron faaliyetiydi. FETÖ’yü besleyen memleketler arası, siyasi ve ekonomik kuvvetlerin ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Bugün FETÖ, nerede besleniyorsa, nerede kullanılıyorsa aslında oraya bakmak lazım. FETÖ, aslında tek başına hiç bir iş değil, hiç bir pahası yok. FETÖ’yü kullanan ülkelerin demokrasiden, ulusal iradeden bahsetmeleri trajikomik bir hale geldi. Nerede FETÖ’cü var ise, başta ABD’deki FETÖ elebaşı olmak üzere hepsinin teslimi, demokrasinin, hukukun gereğidir. Bu vesileyle davette bulunmak istiyorum; FETÖ, bugün bize zararsa yarın o ülkeye ziyan. FETÖ, bugün Türkiye’ye operasyon için kullanılıyorsa yarın kendilerini besleyen ülkelerde operasyon için kullanılmaya başlanacak. Bu yüzden ABD yahut benzeri ülkelerin hepsinin, bu hususta hukukla, darbecilerle yüzleşmesi ve gereğini yapması gerekir diye düşünüyorum. Siz FETÖ’yü beslemekten nasıl utanmazsınız? Bu mevzuda nasıl mahcup olmazsınız? Yeri geldiğinde tıpkı masaya oturuyoruz, ‘stratejik ortak’ diyoruz, demokrasinin büyümesini tüm dünyada birlikte kıymetlendiriyoruz ancak siz, bize darbe teşebbüsünde bulunan bir adama sahip çıkıyorsanız, ‘Bu darbenin altında imzanız var’ deriz. Bu yüzden FETÖ’ye sahip çıkan, besleyen, temsilcilerini ülkesinde barındıran hangi ülke var ise aynaya tekrar bakması gerekir.”
“FETÖ, milletin kıymetlerine büyük ziyan verdi”
FETÖ’nün, milletin kadim bedellerini kirlettiğine dikkati çeken AK Parti Küme Başkanvekili Bülent Turan, şöyleki devam etti:
“FETÖ, sırf devlete değil, milletin bedellerine de büyük ziyan verdi. Bu millet, Müslüman bir millettir; cemaat külçeşidini, ‘ağabey’ külçeşidini bilir lakin FETÖ, gelinen yerde o denli bir ziyan verdi ki bu kadim kıymetlerimize kelam söyleme hakkımızı adeta elimizden aldı. Bir insan ‘cemaat’, ‘ağabey’ derken, bir vakfa, derneğe giderken korkar hale geldi.
Birileri meydanlarda bas bas bağırıp canını dişine takarak darbeye ‘dur’ derken, birileri de çayını, kahvesini alıp televizyondan sinema izler üzere bu sahneleri izlemek durumunda kaldı. Ben Çanakkale Meydanı’nda birinci andan itibaren insanlarımızı çağırmaya başladığımda; telefonumuzu açmayanlar, bürokratlarımızdan ulaşamadığımız, siyasilerden gelmek istemeyenler oldu. Lakin epey büyük çoğunluk o meydanda yerini aldı, binbir türlü siyasi partiden, vakıftan, dernekten insan Çanakkale Meydanı’nı tutmaya başladı. Bu yüzden 15 Temmuz, birileri için gurur günüyken, birileri için utanç günü olmaya devam edecek.”
Kaynak: Anadolu Ajansı / Baha Kalmurat
Turan, AA muhabirine, TBMM’nin, Fetullahçı Terör Örgütü‘nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki darbe teşebbüsü sırasında darbeciler tarafınca uçakla bombalanan kısmı önünde, darbe teşebbüsünün 5’inci yılına ait değerlendirmelerde bulundu.
15 Temmuz 2016’nın, Cumhuriyet tarihinin en özel günlerinden olduğunu söyleyen Turan, ilerleyen senelerda dönüp geriye bakıldığında milletin, demokrasiye, egemenliğe sahip çıkması, kendi bedelleriyle yoluna yürümesi açısından en değerli virajın 15 Temmuz olduğunun görüleceğini belirtti.
Hain darbe teşebbüsüne karşı koyarken şehit düşen 251 vatandaşa Allah’tan rahmet, yaralanarak gazilik unvanı ile onurlanan 2 bin 734 bireye uzun ömür dileyen Turan, “Darbeciler, 15 Temmuz’da milletin bu bahisteki gelişmenini hesap edemediler. Eski devirlerde; 27 Mayıs, 12 Eylül, 28 Şubat ve 27 Nisan’da olduğu üzere, ‘Biz yaparız, yanımıza kar kalır’ anlayışıyla adım attılar. Lakin darbeye karşı milletin darbesini önnazaranmediler. Gelinen yerde millet, Adnan Menderes’te olduğu üzere kalplerinde yaşayan bir fotoğrafı tekrar görmek istemedi.” diye konuştu.
Eski Başbakanlardan Adnan Menderes’in, 27 Mayıs 1960 darbesinin akabinde idamının üzerinden 61 yıl geçmesine karşın milletin hafızasında hala acı ve sızı olarak durduğunu anlatan Turan, şunları kaydetti:
“Birfazlaca insan o darbe anında, gününde, Menderes’in idamını perde gerisinden izlediğini; o günkü sessizliğin nasıl bir bedel ödettiğini, milleti iktisatta, dünya siyasetinde nasıl geride bıraktığını daima acıyla hatırlar. Milletin, hafızasındaki Menderes üslubu acı dolu fotoğraflara tekrar müsaade verme imkanı yoktu. Bu yüzden millet, 15 Temmuz’da önderine güvenerek meydanlara çıktı. Millet üzere milletvekilleri de birebir biçimde Meclis’te nazaranvini aldı. Herkes sokakta, meydanda, Meclis’te vazifesinin başında durarak, bu büyük teşebbüsü engellemiş oldu.”
“Binlerce ‘tank adamımız’ var”
Çin’in başşehri Pekin’in Tiananmen Meydanı’ndan geçen bir tank alayı önünde duran, kimliği bilinmeyen bir adamı yansıtan ve “Tank Adam” olarak hafızalara kazınan fotoğrafa işaret eden Turan, kelamlarını şöyleki sürdürdü:
“Tankın karşısında duran bu Çinli insanın değerli duruşu, demokrasi, darbe aksiliği denildiğinde hala akla gelen özel fotoğraflardan biri. Çin’de bir kişinin verdiği bu manzaranın, 15 Temmuz 2016’da Türkiye’de her vilayette, ilçede, meydanda gibisi yaklaşımlar oldu. Bizim binlerce ‘tank adamımız’, yani millet iradesine sahip çıkan insanımız var. Demokrasi tarihinde fazlaca az olan bu anıların en değerlisi 15 Temmuz’da bu topraklarda yazılmış oldu. Ben istiyorum ki 15 Temmuz’un anısı, bütün insanımızın önünde daima dursun. Üzüldüğümüz taraflar var; şehitlerimiz, gazilerimiz oldu. Lakin sevindiğimiz taraflar var; bu ülke üzerinde hesap yapmanın kolay olmadığını, bu ülkeye dışarıdan müdahalenin mümkün olmadığını, taşeronların asla taraf veremeyeceğini bir kere daha görmüş olduk. İsteriz ki devlet, nasıl 15 Temmuz’dan bugüne kadar mahkemeleri başta olmak üzere bütün kurumlarıyla uğraş etmişse, FETÖ’nün tüm kalıntılarını, devletin tüm kurumlarından temizlemek, toplumdan atmak için fazlaca büyük riskler alarak, bedeller ödeyerek adım atmışsa, her parti ve sivil toplum kuruluşu, kendi içerisinde olma ihtimali olan bütün bu yapıları uzaklaştırsın, yok etsin.”
Turan, FETÖ’nün 15 Temmuz darbe teşebbüsünden daha sonraki süreçte devletin uğraşına takviye olmayan partilerin, basının ve sivil toplum kuruluşlarının bulunduğunu lisana getirerek, bu dayanağı daima birlikte beklediklerini söylemiş oldu.
“15 Temmuz başarılı olsaydı biz bugün ‘bağımsız Türkiye’ diyebilecek miydik? Falanca ülkelere bağlı olmak zorunda kalmayacak mıydık? Libya, Doğu Akdeniz, Mavi Vatan diyebilecek miydik?” sorularını yönelten Turan, “15 Temmuz darbe teşebbüsü, AK Parti’ye karşı değil, bu milletin iradesine karşı yapıldı. Başarılı olsaydı, bedelini millet olarak ödeyecektik.” sözünü kullandı.
“Siz FETÖ’yü beslemekten nasıl utanmazsınız?”
FETÖ’nün darbe teşebbüsünden daha sonra ağır temizleme sürecinin başlatıldığını, darbe teşebbüsüne yönelik davaların büyük oranda sonuçlandığını anımsatan Turan, şu görüşleri paylaştı:
“O gün halkı bombalayan, halka silah sıkan, FETÖ’cülere dayanak olan kim var ise hayli ağır cezalar aldı. Bu, hayli değerli bir temizlenmeydi. Lakin biz biliyoruz ki FETÖ, bir darbe teşebbüsü olmaktan öteki, bir taşeron faaliyetiydi. FETÖ’yü besleyen memleketler arası, siyasi ve ekonomik kuvvetlerin ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Bugün FETÖ, nerede besleniyorsa, nerede kullanılıyorsa aslında oraya bakmak lazım. FETÖ, aslında tek başına hiç bir iş değil, hiç bir pahası yok. FETÖ’yü kullanan ülkelerin demokrasiden, ulusal iradeden bahsetmeleri trajikomik bir hale geldi. Nerede FETÖ’cü var ise, başta ABD’deki FETÖ elebaşı olmak üzere hepsinin teslimi, demokrasinin, hukukun gereğidir. Bu vesileyle davette bulunmak istiyorum; FETÖ, bugün bize zararsa yarın o ülkeye ziyan. FETÖ, bugün Türkiye’ye operasyon için kullanılıyorsa yarın kendilerini besleyen ülkelerde operasyon için kullanılmaya başlanacak. Bu yüzden ABD yahut benzeri ülkelerin hepsinin, bu hususta hukukla, darbecilerle yüzleşmesi ve gereğini yapması gerekir diye düşünüyorum. Siz FETÖ’yü beslemekten nasıl utanmazsınız? Bu mevzuda nasıl mahcup olmazsınız? Yeri geldiğinde tıpkı masaya oturuyoruz, ‘stratejik ortak’ diyoruz, demokrasinin büyümesini tüm dünyada birlikte kıymetlendiriyoruz ancak siz, bize darbe teşebbüsünde bulunan bir adama sahip çıkıyorsanız, ‘Bu darbenin altında imzanız var’ deriz. Bu yüzden FETÖ’ye sahip çıkan, besleyen, temsilcilerini ülkesinde barındıran hangi ülke var ise aynaya tekrar bakması gerekir.”
“FETÖ, milletin kıymetlerine büyük ziyan verdi”
FETÖ’nün, milletin kadim bedellerini kirlettiğine dikkati çeken AK Parti Küme Başkanvekili Bülent Turan, şöyleki devam etti:
“FETÖ, sırf devlete değil, milletin bedellerine de büyük ziyan verdi. Bu millet, Müslüman bir millettir; cemaat külçeşidini, ‘ağabey’ külçeşidini bilir lakin FETÖ, gelinen yerde o denli bir ziyan verdi ki bu kadim kıymetlerimize kelam söyleme hakkımızı adeta elimizden aldı. Bir insan ‘cemaat’, ‘ağabey’ derken, bir vakfa, derneğe giderken korkar hale geldi.
Birileri meydanlarda bas bas bağırıp canını dişine takarak darbeye ‘dur’ derken, birileri de çayını, kahvesini alıp televizyondan sinema izler üzere bu sahneleri izlemek durumunda kaldı. Ben Çanakkale Meydanı’nda birinci andan itibaren insanlarımızı çağırmaya başladığımda; telefonumuzu açmayanlar, bürokratlarımızdan ulaşamadığımız, siyasilerden gelmek istemeyenler oldu. Lakin epey büyük çoğunluk o meydanda yerini aldı, binbir türlü siyasi partiden, vakıftan, dernekten insan Çanakkale Meydanı’nı tutmaya başladı. Bu yüzden 15 Temmuz, birileri için gurur günüyken, birileri için utanç günü olmaya devam edecek.”
Kaynak: Anadolu Ajansı / Baha Kalmurat